=> Daha kayıt olmadın mı?
HER HAKKI MAHFUZDUR
İZİNSİZ ALINMASI KOPYALANMASI YASAKTIR
Tel.05323315884 Derviş Forumlar - HİKAYELER Derviş Sevin (Ziyaretçi)
| | FAKİR BALIKÇI
Vaktiyle bir Adam ile birde karısı vardı.Karı ile kocanın içinde oturacak yerleri yoktu.İkili bir tarlada yaşayıp akşamları'da büyükce bir ağacın kovuğunda uyuyorlardı.Adam balık tutarak geçimini sağlıyordu.Adam zor şartlarda yaşamasına rağmen mutluydu.Bu adam kendi kendine soruyordu acaba insanlar neden evlerin içerisinde yaşıyorlar.Bu ağaç benim evimdir ve mutluyum insanlar ise evlerinin içinde yataklarında uyuyorlar ancak fazla mutlu değildirler oysa ben herşeye rağmen karımla mutluyum.Adamın karısı ise onun kadar mutlu değildi.Kadın kendi kendine neden bir balıkçıyla evlendim ne bir evi var nede içinde rahat uyuyacağımız bir yatağı var.Balıkçı bir gün yine balığa gidip ağını suya atıktan sonra bir kayalığın üzerinde uyumaya başladı balıkçı uyandığında ağını topladı ve balıkçının ağına sadece büyük bir balık takılmıştı.Adam balığı eline aldığında birde ne görsün ağına takılan balık altın gibi parlıyor.Balıkçı sevinerek yaşadığı tarlanın yolunu tutar.Karısına doğru giden balıkçı kendi kendine söylenerek karım altından balığı görünce çok sevinecektir diye mırıldanır.O sırada balık konuşmaya başlar.Balık adama iyi balıkçı beni öldürme tekrar denize bırak deyince balıkçı şaşırarak sen konuşuyorsun şimdiye kadar konuşan hiç bir balık görmedim.Balıkçı konuşan bir balığı öldürüp yüyemem diyerek balığı tekrar denize bırakır.Balıkçı o gece hiç balık tutmadan karısına geri dönmüş olur.Adam hiç balık tutmadığı için o gece yiyecek yemekleri yoktu.Balıkçı eli boş döndüğü için karısı sorar hiç balık tutmadınmı bu akşam ne yiyeceğiz.Balıkçı başından geçenlerii karısına anlatınca kadın kocasına o balıkta bir hikmet var yoksa balık konuşabilirmi akıl var mantık var.Kadın balıkçı kocasına konuşan O balıktan bir istekte bulunmadınmı konuşan bir balık sana mutlaka bir iyilik yapardı.Ertesi bgün balıkcı aynı yere giderek ağını tekrar denize atarak şöyle seslenir dün ağıma takılan deniz adamı bana yardımcı olsana o sırada altın balık başını sudan çıkararak söyle bakalım balıkçı benden ne istersin.Balıkçı'da ben bu halimle çok mutluyum ancak karın şikayetçi bir ev istiyor.Altın balık balıkçı adama dönerek öyleyse dön tarlana git karını bir kulubede oturmuş olarak göreceksin der. Balıkçı apar topar ağını denizden çıkararak tarlasının yolunu tutar tarlaya yaklaştığında bişrde ne görsün her zaman kovuğunda uyudukları ağacın hemen yanında güzelmi güzel bir kulube duruyor ve tarlanın içinde büyükce bir kümes bu kümesin içi tavuklarla doludur.Balıkçı hemen kulubenin dış kapısından içeri girer birde ne görsün karısıda kulubenin bir odasında bir masada oturuyor.Adamla karısı bir kaç gün bu kulubede mutlu yaşıyorlar.Daha sonra balıkçının karısı sıkılmaya başlar ve kocasına o altın balığa git ve deki karım daha büyük bir ev istiyor bu ev küçük ve elverişsiz.Balıkçı yine denize giderek aynı taşın üzerine oturur.Altın balık yine başını denizden çıkararak söyle balıkçı bu sefer ne istiyorsun balıkçı da karısının daha büyük bir ev istediğini söyler.Altın balık balıkçıya git karını büyük bir evde bulursun dedikten sonra dedizde kaybolur.Adam tekrar geri döner ve bakarki gerçekten kulubenin yerinde etrafı çiçeklerle dolu kocaman bir ev var.Adam karısına bu sefer mutlumusun der ve bir kaç gün birlikte mutlu yaşadıktan sonra kadın balıkçı kocasına burada yanlızlıktan sıkıldım git o deniz adamına söyle beni kraliçe yapsın.Adam tekrar denize geri döner ve aynı taşın üzerine oturur.Deniz adamı dedikleri altın balık tekrar kafasını denizden çıkartarak söyle balıkçı şimdi ne istiyorsun.Balıkçı karım yanlızlıktan sıkıldı kraliçe olmak istiyor böylece etrafında çok sayıda uşak ve kalabalık olur der.Altın balık git karın kraliçe olmuş belki bu sefer mutlu olur dedikten sonra denize dalıp uzaklaşır.Balıkçı geri döner ve yolda onu uşaklar karşılayarak bir saraya götürürler.Balıkçı içeri girdiğinde karısını kraliçe elbiseleri içerisinde görür.Sarayın her tarafı yakut ve zümrütlerle süslü bahçesi renga renk çiçeklerle bezelidir.Balıkçı karısına şimdi mutlumusun diye sorar bir süre geçtikten sonra aşırı bir yağmur yağar ve günlerce güneş yüzü görmezler.Kadın kocasına durma o deniz adamına git ve beni güneş kraliçesi yapsın.Adam tekrar denize döner ve her zaman oturduğu taşın üzerine oturur deniz adamı olarak bildikleri altın balık yine başını denizden çıkartarak söyle bakalım bu sefer ne istiyorsun.Adan karım bir süredir güneş görmüyor güneş kraliçesi olmak istiyor daniz adamı altın balık adama senin karın böyle mutlu olmuyor sen yine kendi tarlandaki ağacının altında yaşa daha mutlu olursun der ve gözden kaybolur.Balıkçı hemen tarlasına geri döndüğünde güneş açmış çiçekler mis gibi kokuyorlar ve karısıda çok ısıtan güneşten korunmak için evi saydıkları ağacın gölgesine oturmuş onu bekliyor.Balıkçı ve karısı eski yaşantısıyla mutlu olarak yaşamaya başlarlar.
| | | | Derviş Sevin (şimdiye kadar 453 posta) | |
B A Y K U Ş
Köyün birinde her dileği gerçekleşen herkes tarafından çok sevilen iyimi iyi yürekli temiz kalpli Peygamber lakaplı bir adam varmış.Bu peygamber isimli adamın birde karısı varmış ve herkesten daha iyi daha pahallı şeylere sahip olmak istermiş.Bu nedenle Peygamber ismindeki kocasına hükmedip isteklerini kabul ettirmeye karar vermiş.Kadın bir gün bu ermiş kocasına insanlar seni çok seviyorlar sana çok değer verip her istediğini yapıyorlar Bir iş bir yardım için başka köylerdende sana çok sayıda insan gelip gitmektedir.Onlar falancanın evi hangisidir sormak zorunda kalıyorlar.Bu nedenle şöyle büyükce bir konak yaptır çatısı kuş tüyleriyle kaplı olsunki insanlar senin evinin hangisi olduğunu bilsinler.Adam karısının bu önerisini doğru bulmamuş.Adam karısına benim dileklerim gerçekleşiyorlar diye insanlardan farklı olmaya kalkışmam onlardan daha üstün biri olduğumu düşünmem ve böyle davranmam doğru olmaz demiş.Kadın ne yapmış ne etmiş sonunda kocasını ikna ederek istediğini elde etmiş.Adam karısına peki madem öyle istiyorsun yarın bütün kuşların uçup buraya gelmelerini sağlarım ve tüylerini yoldurur şimdiye kadar hiç kimsenin yapamadığını yaparak çatısı kuş tüyleriyle süslenmiş bir konak yaparım demiş.Her dileği gerçekleşen bu ermiş adam ertesi gün bütün kuşların onun evinin etrafında toplanmaları için dilekte bulunmuş ve bütün kuşlar geldiği halde Baykuş gelmemiştir.Baykuşun gelmediğini gören adan Baykuşa haber gödermiş gelmeyince ikinci kez haber göndermiş üçüncü sefer haber gönderince baykuş da gelir.Baykuşa çok kızan adam çıkışmaya kızmaya başlamış Haber gönderdiğim halde neden gelmedin neden böyle davrandın demiş.Baykuş bağışlanmayacağını düşünerek çok işim vardı izin verirseniz anlatırım demiş.Adam baykuşun bu sözleri üzerine kızgın bir şekilde haydi şimdi gelmeyişinin nedenini anlat bakalım demiş.Baykuş başlamış anlatmaya efendim demiş dünya kurulduğundan beri dünyaya gelmiş insanlarla dünyadan göçmüş olan insanları saymaya kalktım.Bu işin o kadar zor olduğunu gördümki Bazen dünyaya gelenler bazende dünyadan göçenler fazla çıkıyorlar.Bu nedenle işin içinden bir türlü çıkamadım başım döndü gözlerim karardı perişan oldum.Yoksa bilirim sizin çağrınıza gelmemek olmaz.Adam kızgınlıkla sorar demek şimdi hesabı denkleştirdin öyle geldin değilmi.Papağan evet efendim hesabı denkleştirip öyle geldim.Adam papağanasorar.Peki bu işi nasıl yaptın diye sormuş.Papağan cevapvermiş.Birinde ölenler kalanlardan fazla çıktı.Birinde de kalanlar ölenlerden fazla çıktı.
Sonunda yanlış olduğunu bildiği halde karısının sözünü dinleyenleri ölmüşlerin arasında gösterince hesap denk geldi ve bende kalkıp geldim.Adam papağanın bu sözünü duyunca hatasını anlamış toplanan bütün kuşları sevgiyle serbest bırakmış Baykuşun bu dahiyane sözü sayesinde ev yaptırmaktan vaz geçmiş ve evi de eskisi gibi mütevazi kalmış.(Çerkes masalları Teşü kafkas derneği yayınları
|
Bütün konular: 7 Bütün postalar: 473 Bütün kullanıcılar: 5 Şu anda Online olan (kayıtlı) kullanıcılar: Hiçkimse
|