GİDELİM DOSTA GÖNÜL

Kıyamet günü gelmeden
Azrail beni bulmadan
İmam namazım kılmadan
Gel gidelim dosta gönül

Kara gün gelip çatmadan
Sayılı günler bitmeden
Ecel şerbetin içmeden
Gel gidelim dosta gönül

Tabip yaramı açmadan
Terzi kefenim biçmeden
Ruhum bedenden uçmadan
Gel gidelim dosta gönül

Nuhun tufanı kopmadan
Evim barkımı yıkmadan
Bahri ummana akmadan
Gel gidelim dosta gönül

Söz Derviş Sevin

ADALETİN BUMU DÜNYA

Dünya dünya yalan dünya
Zalimlere kalan dünya
Kimine cennet misali
Kimine zindansın dünya

Dünya dünya viran dünya
Dönüp dönüp duran dünya
Seller depremler yaratıp
İnsanları kıran dünya

Dünya dünya fani dünya
Nimetleri gani dünya
Kimi zengin kimi fakir
Adaletin bumu dünya

Dünya malına taparlar
Yanlış yollara saparlar
Ölçüp biçip parselleyip
Gelen geçene satarlar

Söz Derviş Sevin

YIKSIN EVİNİ BARKINI

Cebinde saklar öküzü
Arsızdır kızarmaz yüzü
Yuvarlanıyor çamur'da
Bu alemin sirk cambazı

Koca dünya'yı versen'de
Doymaz bu harisin gözü
Alıp kazığa oturtsan
Yine'de ar etmez dürzü

Azrail kırsın çarkını
Alıp götürsün erkini
Tufanlar kopsun üstüne
Yıksın evini barkını

Sağdan sola yazar yazı
Kötülükten alır hazı
Yanlışı doğru biliyor
Kör olsun her iki gözü

Söz Derviş Sevin

ÇIKAR AHESTE

Her tarafı şehit yatır
Sen bu memleketi batır
Götür malını mülkünü
Oturup ye çatır çatır

Yuro dolar deste deste
Üstüne yazılır beste
Aldın mazlumun ahını
Çıkar aheste aheste

Sallayıp çal düdüğünü
Sık garibin ümüğünü
Belki bu gün belki yarın
Gelir çatar hesap günü

Ali baba'nın çiftliği
Pazara çıkmış ipliği
Elleri boş yüzü kara
Havan'da döver çeliği

Söz Derviş Sevin

BU YÜK SANA AĞIR GELİR

Aman molla yaman molla
Saldırırsın sağa sola
Keser dönmüş sap'da döner
Seni getirirler yola

Seni gidi seni tilki
Götürmüşün malı mülkü
Takke düştü kel göründü
Kandıramazsın bu halkı

Zengin fakir ayırırsın
Eşi dostu kayırırsın
Deve amudu az gelir
Sen bundan'da sıyırırsın

Molla seni bilen bilir
Kurduğun düzen yıkılır
Bir koltukta iki karpuz
Bu yük sana ağır gelir

Söz Derviş Sevin